Yıllık İzin Ücreti Hesaplama
İş Akdinin Sona Ermesinde Yıllık İzin Ücreti
İş sözleşmesinin fesih, belirli sürenin sona ermesi, ölüm veya karşılıklı anlaşma gibi sona erdiği tüm durumlarda işçi kullanmadığı yıllık izinlerine karşılık gelen ücrete hak kazanır.
İş sözleşmesinin sona ermesi, yıllık ücretli iznin fiilen kullanılması zorunluluğunun istisnasını teşkil etmektedir. Zira bu durumda, iş ilişkisi devam ederken kullanılamayan bir hakkın bedelinin çalışana ödenmesi gündeme gelmektedir.
İş ilişkinin sona ermesiyle birlikte, sona erme şeklinin ve nedeninin bir önemi olmaksızın, yıllık izin hakkı ücret alacağına dönüşmektedir.
Kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret, çalışanın son ücreti üzerinden hesaplanarak ödenir. Yıllık izin ücreti hesabında çıplak ücret esas alınmaktadır. Çıplak ücret, sadece çalışmanın karşılığı olan ve hiçbir ek içermeyen ücrettir. Yol ve yemek ücreti dahi çıplak ücrete dahil değildir.
Çalışanın yıllık ücretli izin süreleri iş sözleşmesinde veya toplu iş sözleşmesinde kanunda öngörülen asgari sürelerin üzerinde belirlenmiş olması halinde, çalışana izin ücretinin arttırılan izin süreleri üzerinden ödenmesi gerekecektir.
İş sözleşmesinin işveren tarafından bildirimli olarak feshedilmesi halinde, yıllık ücretli izin süreleri ile bildirim süresi ve yeni iş arama izini iç içe girecek şekilde birleştirilemeyeceği kuralını göz önünde bulundurarak çalışanın kullandırılamayan yıllık iznine karşılık gelen ücreti hesaplayarak çalışana ödenmesi gerekmektedir.
Bu ücrete ilişkin zamanaşımı 5 (beş) yıldır ve iş sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren başlar.
Akdin Sona Ermesinde Yıllık İzin Ücreti ve Hesaplama Prensipleri Nelerdir?
İş sözleşmesinin fesih, belirli sürenin sona ermesi, ölüm veya karşılıklı anlaşma gibi sona erdiği tüm durumlarda işçi kullanmadığı yıllık izinlerine karşılık gelen ücrete hak kazanır.
İş sözleşmesinin sona ermesi, yıllık ücretli iznin fiilen kullanılması zorunluluğunun istisnasını teşkil etmektedir. Zira bu durumda, iş ilişkisi devam ederken kullanılamayan bir hakkın bedelinin çalışana ödenmesi gündeme gelmektedir.
İş ilişkinin sona ermesiyle birlikte, sona erme şeklinin ve nedeninin bir önemi olmaksızın, yıllık izin hakkı ücret alacağına dönüşmektedir.
Kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret, çalışanın son ücreti üzerinden hesaplanarak ödenir. Yıllık izin ücreti hesabında çıplak ücret esas alınmaktadır. Çıplak ücret, sadece çalışmanın karşılığı olan ve hiçbir ek içermeyen ücrettir. Yol ve yemek ücreti dahi çıplak ücrete dahil değildir.
Çalışanın yıllık ücretli izin süreleri iş sözleşmesinde veya toplu iş sözleşmesinde kanunda öngörülen asgari sürelerin üzerinde belirlenmiş olması halinde, çalışana izin ücretinin arttırılan izin süreleri üzerinden ödenmesi gerekecektir.
İş sözleşmesinin işveren tarafından bildirimli olarak feshedilmesi halinde, yıllık ücretli izin süreleri ile bildirim süresi ve yeni iş arama izini iç içe girecek şekilde birleştirilemeyeceği kuralını göz önünde bulundurarak çalışanın kullandırılamayan yıllık iznine karşılık gelen ücreti hesaplayarak çalışana ödenmesi gerekmektedir.
Bu ücrete ilişkin zamanaşımı 5 (beş) yıldır ve iş sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren başlar.
Fasılalı Çalışmalarda Yıllık İzin Ücreti Nasıl Hesaplanır?
İş Kanunu’nun 54. maddesi çerçevesinde, işçinin daha önce aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerinde geçen hizmetlerinin yıllık izne hak kazanma ve izin süreleri hesabı yönlerinden dikkate alınması gerekir.
Kamu kurum ve kuruluşlarında geçen hizmetlerin de aynı gerekçeyle izin hesabı yönünden birleştirilmesi zorunludur. Bununla birlikte, işçiye önceki feshe bağlı olarak kullanmadığı izin ücretleri tam olarak ödenmişse, bu dönemin sonraki çalışma sürelerine eklenerek izin hesabı mümkün değildir. Önceki çalışma döneminde izin kullandırılmak veya fesihte karşılığı ödenmek suretiyle tasfiye edilmeyen çalışma süreleri, aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerindeki çalışmalara eklenir. İşçinin aralıklı olarak aynı işverene ait işyerinde çalışması halinde, önceki dönemin kıdem tazminatı ödenerek feshedilmiş olması, izin yönünden sürelerin birleştirilmesine engel oluşturmaz. Yine, önceki çalışılan sürede bir yılı doldurmadığı için izne hak kazanılmayan süreler de, işçinin aynı işverene ait işyeri ya da işyerlerindeki sonraki çalışmalarına eklenerek yıllık izin hakkı belirlenmelidir. Yıllık izin, özde bir dinlenme hakkı olup, aralıklı çalışmalarda önceki dönem zamanaşımına uğramaz.
Mevsimlik İşte Yıllık İzin Ücreti Nasıl Hesaplanır?
Mevsimlik iş yılın belli zamanlarında devam eden, birden çok yıla yayılabilen, belirli süreli yada belirsiz süreli olabilen bir iş ilişkisi türüdür. Yargıtay’ın bazı kararlarına göre eğer mevsim kesintisiz olarak 11 aydan fazla sürmekte ise, o iş mevsimlik olma özelliğini kaybetmektedir.
Mevsimlik iş sözleşmesi ile çalışan, 4857 sayılı İş Kanunu'nun yıllık ücretli izin hükümlerine dayanarak, yıllık ücretli izin kullanma veya buna dayanarak ücret alacağı isteminde bulunamaz. Bu kural, nispi emredici kural olup, çalışan lehine bireysel iş sözleşmesi ya da toplu iş sözleşmesi ile yıllık ücretli izne ilişkin hükümler düzenlenebilir. Bu durumda sözleşmedeki izinle ilgili hükümler uygulanacaktır.
Part Time/Kısmi Süreli Çalışmaya veya Çağrı Üzerine Çalışmaya Dayalı Sözleşmeyle Çalışanların İzinler Nasıl Hesaplanır?
İş Kanunu’na göre yıllık izin bakımından tam süreli çalışanlar ile kısmi süreli çalışanlar veya çağrı üzerine çalışanlar arasında bir ayrım yapılması mümkün değildir. Kanunda böyle bir ayrım yoktur. Yönetmelik de bu düzenlemeyi açıkça yapmıştır.
Part time veya çağrı üzerine çalışanların yıllık izinleri hesaplanırken; o ana kadar fiilen çalıştığı günler toplanarak hesap yapılamaz. Bu tür iş sözleşmesi ile çalışan işçinin işe giriş tarihinden itibaren kıdemi ve izin süresi tam olarak hesaplanır.
Kısmi süreli ya da çağrı üzerine iş sözleşmesi ile çalışanlar iş sözleşmeleri devam ettiği sürece her yıl için hak ettikleri izinleri, bir sonraki yıl izin süresi içine isabet eden kısmi süreli iş günlerinde çalışmayarak kullanır.